Aylardan Eylül
Mevsiminde hızla savrulan
Rüzgarlarda okşanırdı
Esmer tenindeki karamsı tüyler.
Geldiğin ilk günün gecesinde
Işıltılı,iri,ela gözlerinle
Girdin uykularıma
Tenin dokundu lanetli tenime
Ve ardından aşklar savruldu
Bana hüznünü yaşatan
Bütün eylüllerde
Bir yosmadan öğrenmiştin
Lanetli yanlarımı
Kaçtıysam da kaybolmadı
Kutsamış nehirlerde yıkadıysam da
Yapışık kaldı tenime
Temizlenmedi
Muskacılara biat ettim
Söz dinlemediler
Artık yalnızlık gibi kaderindir
Lanetli yanların dediler.
Geldiğin ilk günün akşamıydı
Ne kadar yakışmıştı
Pembe fanilan,kısa saçların
Ve esmer tenindeki karamsı tüylerin
İşte o günün gecesinde
Yalnız gözlerimle dokunduğum
Baş döndürücü
İri, kalkık göğüslerinle
Girdin uykularıma
Tenin dokundu lanetli tenime
Ve ardından aşklar savruldu
Bana hüznünü yaşatan
Lanetli ömrümdeki
Bütün eylüllerde
Ömür kısa bu kentte
Düşlerim gibi
Omzumda hüzünlü bir yük
Ölüyü taşır gibiyim.
Yolunda bir yolcu
Korkar kuytuluklardan
Kırlangıçlardan çığlık
Ayazdan uzak gibi.
Güneşe giden memleket yolunda
Şimdi esrik bir hava
Kaldı şakaklarımda
Ben yalnızlığımla yitik
Günlerim elemli
Ve ağlamaklı bir yüzüm
İçimdekiler göz yaşlarımda kayıp
Cenneti elinden alınmış adem miyim?
Bir esmerin gönlünden kovuldum öylece
Tanrı Ademi azat eyledi
Adem cennetine geri dönecekti
Esmer gönlümde sana yer yok dedi.
Cennet bildiğim esmerin gönlünden
Kovuldum dönmemecesine
Esmerin gönlünde
Yoktur bana yaşam
Artık hüzünlüdür bu kentte akşam
Her şey yitiktir
Bu garip kentte
Esmerin gönlüne ben dönmedikçe
İlhami GELEN>
Cevapla:
Bütün konular: 4 Bütün postalar: 5 Bütün kullanıcılar: 1 Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse
Bugün 23 ziyaretçi (23 klik) kişi burdaydı!
******>